süleyman hilmi tunahan

kur'an-ı kerimin okunmasının ve öğretilmesinin yasaklandığı dönemde bu iş için büyük çaba sarfetti. öğretebilmek için ücretsiz çalışacağını devlete bildirmiş devlet işimize karışmaın tarzı bi dönüş yapmıştır. kendisi hayatını " insanlar cehenneme oluk oluk akarken buradan bir kütük kurtarabilsek kardır " diyerek yaşamıştır. büyük alimdir. medresetü'l kuzzat yani kadılık okulunu birinci bitirmiştir. allah ondan razı olsun.

kabri karacaahmet mezarlığında bulunan son yüzyılın en büyük din adamlarından.allah ondan razı olsun.kurucusu olduğu topluluk şuan güney afrikadan londraya kadar her yerde bulunmakta

Kendisi Allah demenin yasak olduğu dönemde kendi parasıyla işçi tutup onlara evinde çalıştırmayıp Kuran okumayı öğrettiği söylenir.

son 100 yılda gelmiş en büyük alimlerden. nakşidir. silsile-i saadatın 33. halkasıdır.

islamın gereklerini yerine getirmeye müsaade edilmeyen, tabiri caizse allah demenin yasak oldugu; 1924 yılında kabul edilen tevhid-i tedrisat kanunuyla başlayan bir dönem vardır. bütün medreseler, kur-an kursları kapatıldı. müderrisler dini öğretme vecibesinden el çektirildiler. müderrisler cemiyetinin dağıtımasından sonra yapılan ve 500ü aşkın müderrisin katıldığı toplantıda söz alarak, 'memleketlerimize dönünce birer ikişer kişi okutsak bir süre daha dinimizi ayakta tutmuş oluruz. bunun mesuliyeti bizim üzerimizdedir' çağrısını yapsa da malesef olumlu karşılık alamadı. bundan sonra tek başına mücadele verdi. çıkıp talebe aradı heryerde. inşaat işçilerine varıp yevmiyelerini ödeyeceğini burada çalışmak yerine ders okutacağını söyledi ama yasaktı insanlar korkuyordu. bulduğu az sayıda talebeye çatalcada çiftlik kiralayıp ders okuttu. denetimler sıkılaştı elde kitap taşınamaz oldu. toplu halde ders okumak imkansizlasinca haydarpaşa garından ankara istikametine giden trene binip arifiye istasyonuna kadar talebelerine ezberden ders okuttu. arifiyede inip ankaradan gelen trene binerek derslere devam etti. evet döneminin en büyük din adamıydı süleyman hilmi tunahan hazretleri. allah ondan razı olsun.

ahahaha, doğulu alimlerin yazdığı "hazine misali" kitaplar sayesinde doğulu milletler 5000 yıl öncesinin teknikleriyle tarım yapıyor ve ulaşım sağlıyordu. fikren ve manen çok ilerlemiş, felsefi açıdan bir devrim yaratmıştı. medreseler sürekli ilimle coşuyordu, astronomik gözlemler yapıyordu. sonra kafirler geldi ve bu ulu alimlerin hazine değerindeki kitaplarına rağmen nasıl olduysa kültürde, sanatta, bilimde, teknikte, sanayide, askeriyede daha iyi oldular! bak sen ya. bu durum belli ki sülo'nun hiç hoşuna gitmemiş. pek bir alınmış trip atmış kitap yazmam diye :(

Adaşım olan muhterem zat. Ayrıca başlığı açan gizliden süleymancı avı yapıyor bence ona göre.